Türkiye İsrail’i boykot etti, CHP Türkiye’yi boykot etti. Milletin sabrını zorluyorsunuz. Aslında siz iç savaş istiyorsunuz. CHP artık siyasi parti değildir, Türkiye ile savaşan örgüttür. Bir iç tehdittir! “İç işgalci”dir! Enkaz altında kalacaksın Özgür!

3

Türkiye İsrail’i boykot etti,

CHP Türkiye’yi boykot etti.

Türkiye İsrail’i durdurmaya çalışıyor,

CHP Türkiye’yi durdurmaya çalışıyor.

Türkiye soykırıma karşı insanlık safında yer aldı,

CHP Türkiye’ye karşı İsrail ve soykırım safında yer aldı.

Bu CHP artık bir siyasi parti değil. Yeni tür bir örgütlenmedir. Bir iç cephedir, iç tehdittir

. Türkiye ile içeriden savaşa tutuşmuştur.

BUNUN AĞIR BEDELİ OLACAK.

Bunun elbette bir

bedeli

olacaktır. Bin yıllık

Anadolu tarihinde gördüğümüz yeni bir ihanet

ortaya çıktı. Bin yıldır ne yapılıyorsa yine yapılacaktır!
Ortada bir

genetik sorun

var. Türkiye’den çok İsrailli olan bu çevrelerin Türkiye ile bir

genetik uyuşmazlığı

var. Çünkü bu hal, bir siyasi anlayışın çok ötesinde, bir tür hastalık.
Ve Türkiye’yi içeriden kemiriyor çürütüyor. Artık bu haliyle iş

“CHP meselesi” de değil. Bambaşka bir durumla karşı karşıyayız.

20 BİN BEBEK ÖLDÜRÜLÜRKEN, SOYKIRIMA DESTEK VERDİNİZ.VİCDANINIZ, İNSAFINIZ YOKTU.

20 bin bebek öldürüldü

. Büyük bir soykırım yaşandı. Sistematik olarak çocuklar, kadınlar yok edildi.

İnsan ırkını aşağılayan ne kadar barbarlık varsa

sergilendi.
Onlar insandı. Onlar

kimsesizdi

. Onlar yeryüzünün yalnız bırakılan halkıydı. Bu kıyıma karşı

dünya ayağa kalktı. Vicdanlar patladı.

İnsanlar sokaklara döküldü. Avrupa şehirlerinde bile

yüz binler Filistin için ağladı

. Dünyanın bütün şehirleri harekete geçti.

Tek bir cümle etmediniz. Vicdanınız yoktu, insafınız yoktu. İsrail’e, soykırımcıya arka çıktınız.

İnsan ırkı için hiçbir değer yargınız kalmamışçasına barbarlığı alkışladınız.

BOYKOTLU İSRAİL MARKALARINI SATIN ALIP MİLLETE ŞOV YAPTINIZ

Türkiye dahil, hemen bütün ülkelerde, en azından bir yaptırımı olur diye,

İsrail markaları, şirketleri boykot edilirken siz buna katılmadınız.

Dahası

boykot edilen ürünleri satın alıp soykırıma destek verdiniz.

O markaları ayakta tutmaya çalıştınız. Boykot edilen

kahve markalarına gidip görüntü verdiniz, dayanışmalar sergilediniz.

Oysa bu işin

ideolojisi

,

dini

,

mezhebi

,

milliyeti yoktu

. Burada sadece insanlık vardı ve

siz insanlığın karşı cephesinde şov yaptınız.

“MÜSLÜMAN” OLAN, “TÜRK” OLAN HER ŞEYDEN NEFRET EDİYORSUNUZ.

Ama

şimdi milli markaları, ürünleri boykot ediyorsunuz

. Boykot etmeyi biliyormuşsunuz.

Karşı çıkmayı biliyormuşsunuz. Ama insanlık için, ülkeniz için, devletiniz için, milletiniz için, vatanınız için değil.

Bütün bunlara karşı cepheye koşanlar olarak,

Müslüman ve Türk yazan her şeyden nefret ediyorsunuz.

Türkiye’ye özgü ne varsa uzak duruyor, cephe alıyorsunuz.

Türkiye’ye bir aidiyetiniz yok

. Bu ülkenin değer ve kimliklerine bir saygınız yok, bir bağınız yok. Saygı göstermenin de ötesinde

bizimle, ülkemizle, vatanımızla bir hesaplaşmanız var.

Müslüman olan, Türk olan herkesle sorununuz var.

CAMİLERE, MEZARLARA SALDIRIYORSUNUZ. SURİYE’DE DE SOYKIRIMA DESTEK VERDİNİZ.

Camilere saldırıyorsunuz. Mezarlara saldırıyorsunuz. Namaz kılanlara saldırıyorsunuz. Ülkenin Cumhurbaşkanı’na, ailesine, geçmişlerine küfürler ediyorsunuz.

Şehzadebaşı Camii

’nde insanlar namaz kılarken

davul zurna

çalıp halay çekiyorsunuz, rahatsız ediyorsunuz. Namaz bittikten sonra da oradan ayrılıyorsunuz.
Siz bu gaddarlığınızı,

İslam düşmanlığınızı, Türkiye düşmanlığınızı Suriye savaşı sırasında da gösterdiniz.

On binler, yüz binler katliama uğratılırken, Suriye’nin

Baas rejimini, soykırımcı rejimini savundunuz.

İnsanlığın safında yer almadınız. Yine soykırımcıların yanında yer aldınız.

Vahşetten kaçıp ülkemize sığınanlara akıl almaz aşağılamalar, düşmanlıklar, kötülükler

yaptınız. Yine

insanlık safında

yer almadınız. Yine zulmün, kötülüğün yanında saf tuttunuz.

MİLLETİN SABRINI ZORLUYORSUNUZ. MEZHEP ÇATIŞMALARINI SİZ ÇIKARDINIZ. ASLINDA SİZ İÇ SAVAŞ İSTİYORSUNUZ!

Şimdi aynı örneği

bir kez daha

sergiliyorsunuz. Yolsuzluğu ile

İstanbul ve Türkiye’yi ahtapot gibi saran şebekenin başındaki adamı,

kendince terör örgütü yapılanması yapan adamı gerekçe göstererek yeniden

Türkiye içinde saldırılar

a giriştiniz.
Yakıyorsunuz, yıkıyorsunuz, saldırıyorsunuz,

sessiz çoğunluğun sabrını zorluyorsunuz, bir iç çatışma çıkarmak için inanılmaz tahrikler

yapıyorsunuz.
Daha önce etnik savaşları sizdeki bu kafa yüzünden yaşadık.

Mezhep çatışmalarını bu yolla siz çıkardınız.

SİZ ASLINDA TÜRKİYE İLE SAVAŞIYORSUNUZ. BİR “İÇ İŞGALCİ”SİNİZ.

Gezi

’de terör üzerinden

rejim

devirmeye kalktınız.

Sizi İstanbul sokaklarında Alman, ABD ve İngiliz istihbarat elemanları yönetiyordu. “Türkiye’yi yıkacağız”

diyordunuz.
15 Temmuz’da Türkiye’ye müdahale eden

dışarıdan güçlerle ortaklık

yaptınız.

İşgal güçleri ile birlikte hareket ettiniz. Türkiye’yi küçültmeye, parçalamaya

dönük saldırılarda

kapıyı içeriden açıp alçakça iş birliği yaptınız. Siz aslında bir “iç işgalci”siniz.

Bütün gerekçeleriniz bahane

. Bütün itirazlarınız uydurma.

Siz Türkiye ile savaşıyorsunuz

. Bu amaçla

her zaafı, her ihtimali

, her gerekçeyi kullanıyorsunuz.

Türkiye’yi küçültmeye dönük bütün senaryolar sizin üzerinizden uygulanıyor.

meltem çeken